Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Haziran, 2023 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Şiir

  Hep bir eksiğim/ dili olmayan rabb sayıklamlarımda. Gitsem ileri /kal Dursam/ bela Kur-anı hatmeye varmış karınca Kırk gün taş kavuğuna sığınan rahman Boynuma asılan muska Kimdir bu şer devanında  Beni derviş yapan. Söyle!! Nedir ben/i Bendeki sonsuz ağrı Kurban ve bıçak niye boynumda muska Ey ibrahim Beni de put eyler misin? Peygamber duasına Kırgın yarasa Süleymana ah/lar Göğüs kafesim baykuşlara yuva Ey butimar! Beni de gam denizinde susuzlukla öldürür müsün? Ey omuzundaki zeytin Ey çarmıhım Yusufun kanlı gömleğini sür yüzüme Ey sırtındaki    incir Nedir bu bendeki eyyüp

Şiir

  Sisifosa Ağıt /kırgın kaplumbağalar senfonisi/ Savaş artığı bir ordu gibi,zafer bayraklarımı toprağa sererek uygun olmayan adımlarla Kovulduğum Rahime, Sığınamadığım Rahmana giderim. Annem bir ağacın kambur tarafına Annem kurumuş bir yaprağın hatırına sığınmış. Cuma namazlarını kaçırmayan babam Önce kuranda Sonra kul-u belada tövbe ediyormuş, Bir oğul kurban edecekmiş Bakir bir rahim hatırına. İki dudağın öpüşmesi, İki bedenin sessizce terlemesi Rahmanın kapısına günah  Benim boynumada okunmayacak muska diye asılacakmış. Belki de kuşların ahı var üstüm de Şiirin de laneti Ondandır adım,adınla geçmiyor kuran ayetlerin de Ey kırmızı saray Ey bütün vakitlerden önce vahi olan sen Önce gölgene Sonra tenine Ve rahmine miraç ettim Çıktığım ve indiğim bütün saraylardan. Süleyman mührüne İsa’nın Meryem’ine İki meme aranda biat etmeye gitmişim. Dudakların Hacer-u esved e değmiş bu masal boyunca Muhammed şirke girermiş. İşte kanlıyım bütün sevmelerimle Ayrılıklarımda kavimler savaşır Ahh Rahmin